2 Temmuz 2011 Cumartesi

Geçmişten bir derleme...

Yürüyorum yavaş ve dalgın adımlarla, kalabalık ama yalnızlık kokan bir kaldırımda, burnumun ucunda birden bire bir ıslaklık hissediyorum, bu, havadan düşen bir su tanesi olsa gerek, nereden geldiğini anlamaya çalışırken bir damla daha, yüzümü gökyüzüne kaldırdığımda yüzümün her noktasına çarpıyorlar hızlı hızlı, gökten yine bir güzellik yağıyor, yine yağmur başlıyor ... Islanmamak için kaçmaya başlıyorum, yağmurun en şiddetli anında, birden duruyorum yolun ortasında, gökten ya sen yağıyorsan diye, o seninle tanıştığım, deli gibi ıslandığım güzel gün geliyor aklıma, ya hala oradaysam, o zaman neden kaçayım diyorum senden... duruyorum öylece, insanlar kaçışırken ben keyfini çıkarmaya çalışıyorum... gök gürlüyor, önce korkuyorum, sonra yine sen geliyorsun aklıma rahatlıyorum, gökten ya sen yağıyorsan diye... Yağmuru çok seviyorum artık, hızlıca düşen yağmur taneleri, birden ortaya çıkan gökkuşağı misali, sen oluveriyorsun diye...


-----------------------------------------------------------------------------



Yemyeşil bir kırda birbirinden güzel çiçekler arasında otururken tek başına, hafif esen rüzgarın savurduğu başakların başları selamlar rüzgarın içindeki hüzünleri, mutlulukları, yaşanmış ya da yaşanacak olan hikayeleri... böyle bir anda gözünün önünde uçuşmayan başlayan rengarenk bir kelebek dağıtır dikkatini, kanadındaki mucizeye dalarsın hafifçe, bilirsinki her renk ayrı bir güzellikten gelmedir, umuttur aslında o güzel kelebek, ve bu güzelliğin sana denk gelmesi o günün sana özel bir sevincidir, ve bu sevinç güzel yüzünde güzel bi gülümseme yaratır, daha da güzelleşir çehren....
İşte o kelebeğin gülümsemesi tadında bir gülümseme yaratması dileği ile.... günaydın...

-----------------------------------------------------------------------------



Sessiz bir anımda, sıkıntılıyken sesim kesildiğinde, içimden gelenlerin haykırışı oluyorsun aniden,
gönlümün dar sokaklarına birdenbire gelen bahar oluveriyorsun, karları eritiyor, yollarını açıyorsun,
özlemlerim, özleşmelerimin oluyorsun, gece hayallerimin güzel misafiri, dünyamı döndüren güç oluyorsun,
suskunluğumu bozmamım tek nedeni, başımı kaldırışımın sebebi oluyorsun... Onun için, bugünlerde dinlediğim tek insan olarak, bana benim bu huysuz anlarıma rağmen yardımcı olduğun için, desteğin için teşekkürler...

-----------------------------------------------------------------------------





Deniz, çarşaf çarşaf maviliğinde hafif hafif dalgalanmakta,
üstelik, üzerine düşen güneşin ışıklarını en zarif haliyle yansıtarak,
uzaktan sesi gittikçe azalan gölge gibi simsiyah bir gemi geçiyor,
seyrek dumanı, içinde binlerce hikayesi ile...
Doğanın sessizliğinde güzel bir bayan ayaklarını uzatmış seyrediyor bu olan biteni,
hemen deniz kıyısının dibinde, duruluğu sanki denizden gelmişçesine...
Derken kıyıya vuran dalgalar biraz daha şiddetleniyor,
her vurduklarında getirdikleri şişenin bir parçası daha görünüyor,
dalgaların nihayet kıyaya getirdikleri bir şişe ve içinde küçük bir not,
denizin kıyısındaki güzel, şişeyi açar ve notu okumaya başlar:
"Deniz mavisinin huzurunu taşıyan bu duru güzel için,
kendi tatlılığı tadında bir günaydın sakladım şişenin içine,
okuduğunda denize doğru gülümsesin diye,
günaydın gün güzeli..."






Hiç yorum yok:

Yorum Gönder